Şimdiye kadar açıkçası hep içimde olan bir çocuk vardı ve asla ne olursa olsun kaybetmediğim neşem.. Hep hayatta ki varoluş amacımı da merak etmişimdir, her zamanda derim kendime Ersin sende elbet bu dünyaya birşeyler katacaksın diye. Birgün bir telefon geldi ve benden istenen bir çizgi film projesini animasyon yapmamdı. Sonrasında iş için senaryo yazmam da gerekti.. Biraz düşünüp karakteri aklımda canlandırınca gerisini klavye başında parmaklarıma bıraktım diyebilirim. Malum eskisi gibi kalemi alıp yazmak geride kaldı.
İşin aslında hep kendime ait bir çizgi film yapmak yada yerli yapım bir bilgisayar oyunu yapmak vardı hayalimde.. Amatör bir yazar olarak senaryomu blogumda paylaşmaya karar verdim, okuyanlar düşüncelerini paylaşırsa çok memnun olurum...
GEZGİN
Konu:
Gezgin ve yardımcıları Elif ile Profesör, Evliya Çelebi’den
miras çok gizli bir hazinenin peşine düşerler. Gittikleri her yerde ipuçlarını
toplayarak hazineye kötü karakterimizden önce ulaşmaya çalışırlar. Tabi bu
sırada hem gittikleri yerlerin geçmişi ve önemi hakkında bilgi verirler hem de
karşılarına çıkan zorluklarla mücadele ederler.
Karakterlerimiz:
Profesör: Dünyanın her yeri hakkında bilgi sahibi ve önemli
bilgiler aktaracak olan karakter
Elif: Gezgin ile yaşıt, öğrenmeyi seven ve pratik zekalı bir
karakter
Gezgin: Yeni şeyler keşfetmeyi seven ve ip uçlarını
toplayacak olan karakterimiz.
Krank yada Bully: Filmin baş kötü karakteri
Giriş Senaryosu:
Gezgin ve Elif her hafta mutlaka profesörü ziyarete giderler,
ondan yeni bilgiler almaktan çok mutlu olurlardı. Bir gün profesörün yanına
ziyarete geldiklerinde profesörü çok üzgün bir durumda görürler.
Gezgin: Profesör ne oldu, neden böyle üzgünsünüz?
Profesör: Ahhh
sormayın çocuklar, boş verin elimden bir şey gelmez zaten
Elif: Belki biz yardım ederiz? Değil mi Gezgin?
Gezgin: Tabi ya siz bize hep çok güzel şeyler öğrettiniz biz
de sizin için elimizden geleni yapmak isteriz.
Profesör: Şeyy bilmem ki ama bu sizin için tehlikeli
olabilir?
Gezgin: Hehehe merak etmeyin profesör orasını siz bize
bırakın.
Profesör: O zaman yaklaşın çocuklar size anlatacaklarım çok
gizli ve hiç kimseye söz etmeyin
Profesör kendisine çok eskiden emanet verilen bir haritadan
bahseder. Kötü bir adam olan Krank bu haritadan haberdar olmuş ve profesörden
zorla almıştır. Ama neyse ki profesör haritanın bir kopyasını almış ve Krankı
oyalamak için onu başka bir yere daha göndermiştir.
Profesör: Çocuklar size vereceğim bu harita ile hemen yola
koyulup gizli hazineyi keşfetmelisiniz. Ama unutmayın ipuçlarını Krank’tan önce
bulup hazineye ulaşmamız gerekir.
Gezgin: Merak etme profesör ben hemen yola koyuluyorum. Siz
bana buradan keşfetmeme ve ipuçlarını bulmama yardımcı olun.
Elif: Tabiki Gezgin biz sana yolcuğun hakkında tüm bilgileri
sağlarız ve ipuçlarını çözmen için araştırma yaparız.
Gezgin: Profesör peki önce nereye gidiyoruz?
Profesör: Hımm bakalım önce haritaya ve yolumuzu
belirleyelim Gezgin
Haritayı açarlar ve ilk durakları olan Fransa’yı profesör
işaretler.
Profesör: İlk durağımız burası gözüküyor, yoluculuk için
yanına bunları almayı unutma sakın ve biz sana gerekli tüm bilgileri vereceğiz.
Profesör yolculukta yanında bulunması için Gezgine pusula ve
telefon verir. Elif ile beraber Gezgin’i yolcuğa gönderirler. Profesör odasında
ki bilgisayarı açar ve Elif’e Gezgin’i nasıl takip edeceğini gösterir.
Gezgin balonu ile uçmaya başlar….
Parise ulaştığında Gezgin karakterimiz etrafta süzülerek
Eyfel kulesine yaklaşır
Gezgin: Profesör ben Eyfel kulesine geldim, burası çok güzel
bir yer gerçekten de..
Profesör: Evet Gezgin’cim Eyfel kulesi Paris’in sembolüdür..
Gezgin Eyfel kulesinin önünde önce biraz eyfel kulesini
seyreder ve yavaş adımlar ile kuleye doğru yaklaşır. Bu sırada Profesör de
eyfel kulesi hakkında bir yandan bilgi vermeye devam eder.
Elif: Gezgin ipucu için Eyfel kulesinin 328 basamağını
çıkman lazım sonra orada perçinle yapılmış bir işaret bulacaksın.
Gezgin: Tamam Elif hemen çıkıyorum peki işareti nasıl
anlayacağım?
Elif: Kata çıktığında etrafına bakıp bize haber ver.
Gezgin hemen işe koyulur ve Eyfel kulesinin basamaklarını
bir bir çıkar. Etrafına bakınır ve perçinlerle yapılmış yukarı işaretini görür.
Gezgin: Aaa Elif buradaki perçinler diğerlerinden farklı ve
sanırım yukarı gösteriyor.
Elif: Bir dakika profesör ile haritayı inceliyoruz.
Profesör: Gezgin oradan yukarı tırmanman lazım, tavan
kısmına geldiğinde E harfi olması gerekiyor.
Gezgin profesörün dediği gibi tırmanır ve tavan kısmında
paslanmış demirin yüzeyinde bir e harfi görür. E harfini çantasından çıkardığı tornavida
ile çıkarmaya çalışır. Biraz uğraştıktan sonra e harfi düşer ve orada bir mesaj
bulur.
Gezgin: Yuppi buldum onu ama bir dakika bu arapça yazılmış.
Elif fotoğrafını çekip size gönderiyorum profesör ile bunu tercüme eder
misiniz?
Gezgin mesajın resmini çekip profesör ve Elif’e gönderir.
Profesör: Himm eski Osmanlıca olarak yazılmış. Bir dakika,
hımmm burada asıl hedefin daha yukarıda olduğu yazıyor. 312 bu ne anlama
geliyor acaba
Elif: Bu kuledeki merdiven basamakları ile ilgili olması
lazım evet evet, Gezgin bulunduğun yerden 312 basamak yukarı çıkman lazım.
Yukarı çıktığında etrafına iyice bakman gerekiyor.
Gezgin basamakları sayarak yukarı doğru çıkmaya devam eder
ve 312. Basamağa geldiğinde etrafına bakar fakat bir şey göremez bu sırada
ayağını hafifçe basamağa vurup kaldırmaya başlar. Basamağa ayağını vurdukça tın
tın ses geldiğini duyar.
Gezgin: Hımm nerde acaba, nerde acaba, (Tın tın sesi) Bir
dakika bu basamaktan diğerlerine göre farklı ses çıkıyor, yoksa? Elif sanırım
buldum
Gezgin hemen eğilerek 312. Basamağın altına bakar ve minik
bir boşluk bulur orada yapboz parçası (yada kağıt parçası) bulur.
Gezgin: Aaa ama bu bir yapboz, bu ne işe yarar ki?
Elif: Gezgin sanırım ipuçlarımız bu yapbozlar
Profesör: Evet çocuklar yapbozun bütün parçalarını bulup
birleştirmeliyiz. Krank’ı da tabi unutmamamız lazım…
Gezgin: O zaman ben hemen yola koyulmalıyım Krank’tan önce
bütün parçaları bulmalıyım.
Elif: O zaman şimdiki rotamız İtalya, bekle bizi Pizza
Kulesi.
Gezgin aşağı inmiş balonuna doğru giderken arkasından Krank
kızgın bir şekilde Eyfel kulesine ulaşır.
Krank: Arrrrr nasıl inandım o profesöre aptal kafam aptal,
neden direk haritaya gitmedim ki sanki. Kesin profesör birilerini göndermiş
olmalı hemen ipuçlarını bulmalıyım.
Bu sırada Krank Gezgini balona binerken görür.
Krank: Haaa bi dakika bu bu çocuk profesörün yanına gelip
giden çocuk Arrrr kesin ipuçlarını bulması için onu gönderdi. Aman Allah’ım ilk
ipucunu bulmuş olmalı çok geç kaldııımmm.
Krank Gezgini durdurmak için peşinden koşsada yetişemez ve o
da ikinci ipucunu bulmak için yola koyulur.
SON.
İZİNSİZ PAYLAŞILMASI YADA KULLANILMASI YASAKTIR!